2008'Kasım - TBD Bilişim
Adını çok az kişi biliyor olsa da, robot dünyasının en ünlü ve sempatik simalarından biri kuşkusuz Mark Tilden’dir. Robotik alanında yaptığı öncülük ve liderlik ile robotların gelecekteki yerlerini şekillendirecek kişilerden biri. Önceleri robotik alanında farklı felsefesi ile dikkatleri üzerine çeken Mark Tilden, son yıllarda robot oyuncak alanında yarattığı büyük patlamanın mimarı olarak dikkatleri çekmeye devam ediyor.
Robotların karışık işlerlerin üstesinden gelebilmesi için gelişmiş mikroişlemcilere, bilgisayarlara ihtiyacı olduğunu savunanların karşısına tam tersi bir felsefe ile çıkan Tilden, robotların mutlaka bir mikroişlemci beyne ihtiyacı olmadığını, basit analog elektronik devrelerle bile “yaşayabilecekleri”ni savunuyor. Doğadaki canlıların sayısal (digital) bir yapıya sahip olmadan hayatlarını sürdürdüklerine de dikkat çekiyor. Tezini ispatlamak için hurdalardan söktüğü parçaları kullanarak herhangi bir mikroişlemci kullanmadan basit ve etkileşimli robotlar yapmış. Bu arada B.E.A.M. felsefesi doğmuş. Biyoloji, Elektronik, Estetik ve Mekanik kelimeleriyle özetlenen bu felsefe, basit etkileşimli robotların geliştirilmesinin formülü olmuş, amatör robotçuların favori çalışma alanı haline gelmiş. Kurduğu Solarbotics şirketiyle çeşitli BEAM robotlarının kitlerini meraklılarına sunmuş (www.solarbotics.com).
Akademik çalışmalarını bir süre ABD’nin en önemli araştırma merkezi Los Alamos National Laboratory ve çeşitli yerlerde sürdürdüş. 2000 yılında Discovery Channel’da yayınlanan bir robot belgeselinde Mark Tilden’i izleyip çalışmalarından etkilenen WowWee adlı oyuncak üreticisinin başkanı Peter Yanofsky, O’nu Hong Kong’a davet etmiş. Bu şekilde başlayan işbirliğinin ilk meyvesi B.I.O. Bug adlı böcek robot oldu. BEAM felsefesinin uygulandığı bu çalışma, ABD’de 9/11 baskısının da etkisiyle çok fazla ses getirmedi (www.wowwee.com).
Mark Tilden’in WowWee’deki ikinci projesi çok daha iddialıydı. 100 USD’nin altında insansı bir robot oyuncak olan Robosapien, 2004 yılında satışa sunuldu. Büyük ilgi gördü ve kısa sürede büyük satış rakamlarına ulaştı. Maliyetin düşük tutulması ve oyuncak güvenlik talimatlarının sınırlamalarından dolayı istenen etkinlikte olmasa da, Robosapien önlerindeki yolu sonuna kadar açmıştı. Birçok hacker, Robosapien’i alıp kendince geliştirmelerde bulundu, yeni özellikler ekledi. Kimisi avuçiçi bilgisayarı robotun üzerine ekleyip modifiye robotlar yaptılar. Kimi üniversiteliler Robosapien’leri modifiye edip RoboCup’a katılıp, futbol maçı yaptırdılar.
Robosapien ile adını duyuran WowWee, robot oyuncak dinazor Roborapter ve köpek Robopet ile büyük bir çıkış yakaladı. İkinci nesil Robosapien v2’in ardından multi medya özellikli RS Media, dinozor Roboreptile, örümcek-yengeç benzeri Roboquad, yılan Roboboa, panda Robopanda ile ürünler birbirini takip etti.
Geçtiğimiz aylarda yeni robotlarla üçüncü kuşak tanıtıldı. Robosapien’lerin şimdilik yerine geçen Tri-bot ve Mr. Personality’de ayaklar yerine her yöne hareket etmeye olanak veren tekerlekler tercih edilmiş. Çok yaygaracı ve hareketli bu erkek robotlara, bir manken edasıyla ayakları üstünde süzüle süzüle yürüyen zarif bayan robot Femisapien eşlik ediyor. Uzaktan kumandalı çizgi film karakterine benzeyen hurdalık bekçi köpeği Wrex the Dawg, bilgisayara bağlı çalışan masaüstü oyuncağı üç farklı Chatterbot diğer yeni ürünler. Bunların dışında Mark Tilden’in tasarladığı ilk ürün B.I.O.Bugs böcek robotlarının daha sevimlileri dört farklı model Bugbot da yer alıyor.
10 Aralık 2009 Perşembe
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder